“Biyofilm”, mikroorganizmaların bir araya gelerek oluşturdukları ve birlikte daha güçlü olmalarını sağlayan bir organizasyon, adeta bir mikroorganizma devleti… Ağızdaki biyofilm de böyle. Ancak içinde mikroorganizmalar var diye mutlaka her zaman zararlı oldukları gelmesin aklımıza. Ağızdaki bakteriler deyince hepsini öldüresimiz geliyor nedense:D:D
Sağlıklı bir ortamda onlar bizim dostumuz aslında. Ağzın normal, sağlıklı bakteri florasının bizi yabancı ve patojen bakterilerden korumak ve immün sistemimizi eğitmek gibi faydaları var. Ne zaman ki bu floranın dengesi bozuluyor, o zaman çürükler ve diş eti hastalığı gelişimi riski doğuyor. Bazen de siyah lekeler gibi bizi sürekli uğraştıran durumlar ortaya çıkıyor. Bu durumda bu patojen floranın yer aldığı plağı uzaklaştırıp yeniden sağlıklı bir flora yaratmaya çalışıyoruz.
Diş hekimi olarak bizim yaptığımız temizlik gidişatı durdurması ve yeni bir başlangıç sağlaması açısından önemli.. Ancak beslenme de çok önem taşıyor! Örneğin bildiğimiz şeker (sakkaroz), biyofilm içinde asit üreten ve çürük yapan mikroorganizmaların artmasına, daha kolay organize olmalarına ve fırçalamayla uzaklaşmalarının zorlaşmasına yol açıyor, yani sağlıklı florayı sağlıksız hale getiriyor. Bu durumda diş temizliğiyle birlikte bazı alışkanlıklarınızı da gözden geçirmeniz gerekiyor olabilir. (Aslında bağırsak sağlığımızı düzeltme stratejisine benziyor- zararlılardan kurtul, faydalı flora için uygun ortam sağla).